- BİR DAHA ATATÜRK GİBİSİ GELİR! -
Geçtiğimiz günlerde bir dost meclisinde edilen uzun sohbetler sırasında her seferinde sorulduğu gibi akranlarımın dillerinden düşmeyen o soru soruldu;
"Ülke eskisi gibi olacak mı? Görebilecek miyiz?"
Bu soruyu her duyduğumda en yakınımdan en uzağıma gözlerinde benim gerçeği söyleyeceğime olan inanç; olumsuz bir yanıt duymaktan ileri gelen bir kaygı ve iyi bir şeyler duymak adına bekleyen umudu görüyorum.
Hepsine kendimden emin biçimde "evet" diyorum. "Olacak, göreceğiz. Ve hatta inanır mısınız bu işte de ihale bizim üzerimize kaldı. Şu kısa insan ömründe birlikte gezip, eğlenip güzel bir ömür sürmek var iken; yıkılmış tüm kurumları ve kültürü yeniden kurmak görevini üstlenecek olanlar bizleriz".
İnandırıcı bulmuyorlar bu söylediğimi ister istemez. Nasıl diye soruyorlar devamında;
"Sevgili dostlarım, bu söylemlerim duygusal bir milli mücadele ruhunun sizleri heyecanlandırmak adına uydurulmuş hikayeleri ya da öyküleri değil. Biz 100 yıl önce de dünyadan epey geri kalmış; matbaayı şeytan icadı diye memlekette yıllarca istememiş; bir ailenin KULU VE TEBAASI kalmış; resimden heykelden dinen korkmuş; sanatı ve eğlenceyi ayıp bulmuş; dünyadaki tüm ekonomik gelişmeleri takip edememiş, sanayi devrimini kaçırmış; yer altı ve yer üstü ile ve hatta bizzat insan kaynakları ile tüm yabancı unsurlara kullanıma açık hale gelmiştik. Ancak o zaman da ve o şartlar altında da adeta "eğitimin ekmek kırıntıları" misali zerresi ile doymaya çalışan Mustafa isimli bir memleket evladı ve yine en az onun kadar mücadeleci arkadaşları adeta "yeter" diyerek bu düzeni yerle bir etti."
Bu cümleleri farklı biçimlerde nerede ve ne zaman kullanırsam kullanayım hemen ardından o topluluktan bir ses yükselir;
" Atatürk gibisi bir daha gelmez! "
Bu benim bir milletin fertlerinden alınmış özgüveni dillerinden okuduğum yegâne cümledir.
Bu cümleyi Mustafa Kemal duysa size mizacının en sert hali ile tepki verir; bunu duyduktan sonra uykusuz geceler yaşar; bunu değiştirmek adına günlerce düşünür ve bir şeyler yapardı.
Yaptı da...
Sizler bu cümleyi kurmayın diye; size bu cümleleri kurduramasınlar diye sayısız devrimi yaptı. Sayısız kurumu kurdu, kültürün yerleşmesi için sayısız bilim insanını memlekete davet etti; kürsüler kazandırdı, eğitime, sanayiye, tarihe, ekonomiye, bilime katkılar sundu.
Bu katkılar öyle kuvvetliydi ki; 2000 yılında ben ilkokul birinci sınıftayken bana öğretmen oldu, 4 kişi oturduğum ilkokul sırası oldu; 2008 yılında İvriz Anadolu Öğretmen Lisesi'nde yatılı öğrenim görürken konforsuz da olsa beni uyutan yatak oldu; zaman zaman başka canlıları barındırsa da içtiğim çorba oldu; 2011 yılında Üniversite'deyken okuduğum kitap oldu; 2015 yılında beni eğiten Baro oldu çıktı karşıma; 2016 yılının sonlarında avukatlık cübbesi oldu ve omuzlarımı örttü.
Benim gibi ataları Anadolu'nun Toroslar'ından 1-2 nesildir şehre inen bir köylü çocuğuna bu memlekette medeni bir meslek icra etme; saygı ve itibar görme imkanını verdi. Benden sonraki Mustafa'lara, Suat'lara aynı imkanları sağlamam için...
Yeni Mustafa Kemal'ler memleketin bir yerlerinde. Başta ben, bugün size bu metni kaleme alıyorum. Doktor Mustafa Kemal şu an hastanede nöbette, Öğretmen Mustafa Kemal ertesi gün yeni Atatürk'ü yetiştirmek için kim bilir memleketin neresinde hayaller kuruyor. Hepimiz memleketin bir yerlerinde karanlığı aydınlatmak için mücadeleye devam ediyoruz. Yalnızca "bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür etmiş" durumda, hepsi bu.
Sizler de çevrenizdeki Cumhuriyet neferlerine saygı duyun, koruyun sahip çıkın, yardımcı olun.
Her Türk çocuğu bir Mustafa Kemal Atatürk olmak adayıdır. Her biri yeni Mustafa Kemal olabilir...
Yakın zamanda kaybettiğimiz Muammer Sun ‘un "Biz Atatürk Gençleriyiz" eserinde ifade ettiği özgüven ve bağlılık hissi ile yaşayan bir Türk gençliği için umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz. Ne güzel marştır;
"Güneş bizimle doğar
Yağmur bizimle yağar
Bizimle coşar deniz
Ateş bizimle yanar
Biz Atatürk gençleriyiz
Sesimiz O' nun sesi
Bizimle yükselecek
Atatürk Türkiye'si
Sevgimizle, bilgimizle
Ulusumuzun hizmetindeyiz
Andımızla, coşkumuzla
Ata'mızın izindeyiz"
Sevgilerimle.
04.01.2022 - Suat Şahin
